Kasko Sık Sorulan Sorular

Kasko Sigortası Genel Şartları hususunda, aracın mülkiyetinde bir değişiklik söz konusu olduğunda (bu değişiklik noter satışı olsun ya da olmasın) poliçe, iptal olarak kabul edilir ve bu tarihten sonra olası tazminat bedelleri karşılanmaz. Poliçe iptal olarak kabul edileceği için poliçede kalan sürenin primi poliçe sahibine iade edilir. Araç sahipliğini üzerine alan kişinin bu durumda kendi adına yeni poliçe yaptırması gerekir.

Araç kasko poliçelerindeki hasarsızlık indirimi, indirim belgesinde geçen eski aracın satıldığını teyit eden satış sözleşmesi ve ruhsatı ile önceki poliçe bilgileri ve tramer belge numarası belirtilerek aynı indirim oranından yeni düzenlenecek kasko poliçesinde kullanılabilir. Kısaca, eski araç satıldı ve yeni bir araç satın alındıysa; gerekli belgeler temin edilerek hasarsızlık indiriminden yararlanılmaya devam edilebilir.

Primler, ancak ve ancak poliçe üzerinde yazılan süre ve koşullarda sigortacı şirkete ödendiğinde tazminat talepleri yerine getirilebilir. Geç yatırılmış ya da hiç yatırılmamış primlerden sonra aracın başına gelebilecek hasarlar sigorta şirketi tarafından karşılanamaz.

Kasko Poliçesi Genel Şartlarına göre, rizikonun gerçekleştiğinin öğrenilmesinin ardından en geç BEŞ iş günü içerisinde hasar sigorta şirketine bildirilmelidir. Bu ön koşul yerine getirilmediğinde (hasar olduktan ve beş gün süre geçtikten sonra ihbar edilmeyen durumlarda) talep edilen tazminat hususu değerlendirilmeye alınmamaktadır.

Bir yıl içerisinde belirlenen bir enflasyon oranında sigorta bedelinin artışını teminat altına almak mümkündür. Bu bedel, piyasa rayici ile sınırlıdır ve ancak bu amaçla oluşturulmuş kloz alınınca korunmaktadır.

Tüm hak, menfaat ve borçlar vefat eden kişinin varislerine devreder. Varis kişi talep ederse poliçeyi devir alabilir. Bunun için veraset ilanının ibrazı yeterlidir.

Sigortaya hiç ara verilmemesi ön koşuluyla, önceki poliçede hasarsızlık indirimini tasdikleyen bir belgenin yeni yapılacak poliçeye intikal edilerek hasarsızlık indirimi devam edebilir.

Aracın kendisinin girip çıkacağı, ruhsatlı ve tarifeli çalışan gemilerce ya da trenlerle taşınması esnasında oluşacak hasarlar teminata dahildir. Ancak diğer taşınma türlerinin dahil olup olmaması poliçeye bağlıdır.

Kamu otoritelerince çekilme esnasında oluşabilecek hasarlar teminata dahildir. Ancak yetkisiz kişilerce aracın çekilmesinde oluşan hasarlar ana güvenceler arasında yer almadığı için, yaptırılan poliçeye bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Poliçede belirtilen aracın standart lastik ve jantları kasko sigortasına dahildir. Ancak sonradan eklenen tüm aksesuar ve ekipmanlar ancak ek poliçelerle poliçe kapsamına eklenilerek sigortaya dahil edilebilir. Bu aksesuarların bedeli ve kasko primlerine yansıyacak oranları sigortalı ve sigorta şirketince belirlenmeli ve uygun bir fiyata mutabık kılınmalıdır. Araca eklenebilecek radyo, teyp, kolonlar, equalizer, klima, alarm, telsiz, telefon, faks, otomatik anten, takometre gibi tüm ek aksesuarlar orijinal değiller ise kasko poliçesine model ve markaları belirtilmek sureti ile ek teminatlar ile poliçe ile teminat altına alınabilir.

Sigorta şirketleri, trafik sigortası primlerini peşin tahsil ederler. Trafik sigorta primi ödenmeden teminat başlamadığı için taksitli trafik sigortası yaptırılamaz. Ancak kasko sigortası anlaşıldığı takdirde taksitlendirilebilir. Bu durumda, ilk taksit peşinat olarak alınır ve sözleşme peşinat ödendiği an başlar. Taksitlendirilmiş kaskoda taksit günlerinin takibinin iyi yapılması ve prim ödemesinin günü kaçırılmamalıdır.

Tüm araç kasko primleri, Türkiye Sigortalar Şirketince belirlenen ve her ay düzenli olarak yayınlanan araç kasko değer listesince belirlenir. Bu listeye göre, aynı aracın ticari ruhsatlı olanları bireysel ruhsatlı olanlara göre kaza ve hasar oranları daha yüksek olduğu tespit edildiği için, ticari araç kasko primleri, bireysel araç kasko primlerine nazaran daha yüksektir.

Evet, etkiler. Araçlar kayıtlı oldukları illere göre trafik hasar yoğunluğu oranlarına göre kasko sigortası primlerini etkilemektedir. Trafik hasar yoğunluğunun çok olduğu İstanbul, Ankara, İzmir gibi şehirler ve bu şehirlere bağlı olan araçlar, bu yüzden diğer illere nazaran daha çok prim öderlerken; trafik hasar yoğunluğunun daha düşük olduğu illerde belli oranlarda indirimden yararlanarak daha az prim öderler.